• 09 Eylül 2024 01:46
  • 0
  • 4 DAKİKA OKUMA SÜRESİ

Sezonun sonuna doğru

Bu yazıyı dinleyin
Bahattin Yücel 09 Eylül 2024 Sezonun sonuna doğru

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da düzenlenen bir açılış töreninde, AKP’nin 22 yıllık iktidarı boyunca, turizmdeki gelişme ve başarıları anlatıldı. 

Kültür ve Turizm Bakanı; 2024 yılının ilk yedi ayında İstanbul’un ziyaretçi sayısındaki artışın altını çizdi.  “İstanbul, bu yılın 7 ayında bütün zamanların rekorunu kırarak, bir önceki senenin aynı dönemine göre yüzde 7 artışla, yaklaşık 10 milyon 500 bin ziyaretçiyi ağırlamıştır. Sadece temmuz ayında İstanbul'da ağırladığımız yabancı ziyaretçi sayısı 1 milyon 905 bini aşmıştır" dedi. 

Ersoy; Bakanlığının Kültür bölümündeki çalışmalara değinirken, "Bir şehrin kültürel varlığı ve sanat hayatı yoksa, orada gelişmiş bir turizmden bahsedemezsiniz. İstanbul'u bu anlamda da en güzel, en doğru şekilde geliştirmeyi sürdürüyoruz”, Atatürk Kültür Merkezi, İstanbul Sinema Müzesi, Rami Kütüphanesi, Ayasofya Camii, Galata ve Kız Kuleleri, Türbeler, Galata Mevlevihanesi,müzeler ve kültür sanat merkezleri derken, İstanbul'un mirasını ihya, geleceğini inşa ettik" diyerek, konuşmasını sonlandırdı.

Törende  konuşan Sayın Cumhurbaşkanı; Turizm dendiğinde bir dönem ülkemizde sadece deniz, kum, plaj, güneş anlaşıldı. Ama buna rağmen her biri tabiat harikası sahillerimizle ilgili maalesef gereken çalışmalar yapılmadı. Kültürel mirasımız ise zaten kaderine terk edilmiş durumdaydı. Bilhassa Selçuklu ve Osmanlı mirası eserler birkaç istisna dışında turistik bir değer olarak bile görülmüyordu. 2002’den itibaren bu yanlış gidişi değiştirmeye karar verdik. İktidarımız döneminde turizmi stratejik bir alan olarak gördük ve devrim niteliğinde adımlar attık. Turizmi 12 aya yayma hedefimiz çerçevesinde sadece sahil turizmini değil tarih, inanç, kültür, doğa, sağlık, gastronomi gibi kritik alanlarda da vizyoner çalışmalar yürüttük.” Farklı medeniyetlere beşiklik yapmış Anadolu topraklarının, dört bir yanında saklı olan kültürel mirasın tekrar gün yüzüne çıkarıldığını” açıkladı.

Turizmin diğer alanlarda olduğu gibi, AKP iktidarı öncesinde yanlış yönetildiğini vurgulayan,yaklaşım yeni değil. Özünde başarı hikayesi üretmeyi amaçlayan her iktidarın, geçmişten devralınanların önemsenmeyişinin yadırganacak yanı yok. Göreve sistem gereği atanarak gelmiş Bakan Ersoy’un, öncesini görmezden gelen üslubu, günümüz koşullarında doğal. Ancak gerçekleri görmemize engel değil.

İktidarın ekonomik krizi çözme yöntemi üzerinde, TÜİK ile ülkemizin önde gelen ekonomistlerinin bir türlü uzlaşamadıkları bir gerçek. Aynı durum turizm için de söz konusu diyebiliriz. 

Özellikle başarıyı(!) ölçme yöntemleri çok benzeşiyor. Gelen yabancı ziyaretçiler ile turist sayıları ve kişi başına harcamalarda, gerçek rakamlar ile Bakanlık açıklamaları arasındaki farklılıklar var. Bakanlık TUİK’in uygulamalarından etkilenmiş olmalı. Aradaki tek fark; TUİK enflasyonu düşük gösterirken, Bakanlık gelen turist sayılarını ve harcamaları yüksek gösteriyor.

Anlatmaya çalışalım. Bakanlığın açıkladığı 2022 ve 2023 yılında yurda gelen, turist sayıları arasında az da olsa farklılık var. Ancak burada altı çizilmesi gereken; turist olarak gösterilenlar arasında, T.C Yurttaşlarının % 13,20 oranında paylarının olması. Örneğin TUİK’e göre 2022 yılında gelen TC vatandaşlarının sayıları 7,027 milyon kişi iken, Bakanlık kayıtlarında gösterilen 7,484 milyon.

Bu durumda kendi yurttaşlarını, dışarıda çalışıyorlar diyerek “turist “sayarak yorumlayan görüşle bir başarı hikayesini ortaya atmak ne denli gerçekçi olabilir? Üstelik sınırlarda sondaj yöntemiyle yapılan istatistiklere dayalı, kişi başına harcamalar da bankacılık sistemi ya da konaklama istatislikleri ile sağlaması yapılmadan açıklanıyor.

Oysa Bakanlık dilerse, Emniyet Genel Müdürlüğünün her gece yarısı konaklama işletmelerinden aldığı, geceleyen kişi sayısı ile hangi ülkenin uyruğu olduklarına ilişkin bilgilere erişerek, daha sağlıklı ve doğru bilgilerle ölçüm yapabilir.

Bir an için bilgilerin doğruluğunu kabul edelim...

Bu kadar büyük artışlara karşın, neden oteller sezonun en yüksek günlerinde doluluk oranlarında düşüş yaşadılar? Ve daha önemlisi, neden son günlerde konkordato ilan eden otel sayısında görülmedik artışlarla karşılaşıyoruz?

Hazine ve Maliye Bakanı bir görüşmemizde; turist geliyor ama özellikle Ruslar ev kiralama işine girdikleri için otelelr boş kalıyor demişti. Kaynağını sorduğumda bakanlığı işaret etmişti.

Acaba öyle mi?

-devam edecek-

Yorumlar

  • Lütfen Bekleyin.

Yorum Yaz